
Feride, Sultanbeyli Escort küçük tiyatro sahnesine her sabah ilk giren kişi olurdu. Kendi yazdığı oyunları izleyen hiç kimse olmamıştı, ama o her sabah perdeyi aralayıp sahneye çıkmaya devam etti. Çünkü bu, sadece bir tutku değil; aynı zamanda hayata tutunmanın yoluydu.
Sahnesiz Kadınların Sesi
Feride, Tokat’tan İstanbul’a geldiğinde bir ilkokulda hizmetli olarak işe başlamıştı. Sessiz, içine kapanık biriydi. Ama akşamları defterine yazdığı diyaloglarla başka bir hayata açılırdı. Yıllarca yazdı, yazdıklarını kimseye okutmadı. Ta ki bir gün Sultanbeyli’de atıl duran bir kültür merkezini keşfedene kadar.
O binaya ilk girdiğinde sahne tozluydu, ışıklar yanmıyordu. Ama Feride hayal etti: perde açılıyor, seyirciler fısıldaşıyor, karakterler can buluyor. O gün karar verdi. Kendi yazdığı oyunu, mahalledeki kadınlarla sahneleyecekti.
İlk başta kimse gelmedi. “Tiyatro mu kaldı?” diyenler oldu. Ama Feride, komşu kadınları tek tek ikna etti. İçlerinden biri hiç sahneye çıkmamıştı, biri okuma yazma bilmiyordu. Feride hepsine yer buldu, replikleri sadeleştirdi, prova saatlerini çocukların okul çıkışına göre ayarladı.
İlk temsilin gecesi, salon tamamen dolmadı. Ama sahnedeki kadınlar, ayakta alkışlandılar. Çünkü orada sadece bir oyun değil, bir dönüşüm vardı. Kendini susturan, geri çeken, “ben kimim ki” diyen kadınlar, o sahnede varlıklarını haykırdı.
Feride, perdenin arkasında sessizce gülümsedi. O gün sahnede sadece bir oyun oynamamışlardı; kendi hikâyelerini geri kazanmışlardı.
Bir yanıt yazın