Şile escort her sabah yosun kokan rüzgârı, Aylin’in yüzüne çarparken ona bir kez daha aynı gerçeği hatırlatıyordu: Hayat kolay değildi. Henüz sert seven yirmi iki yaşındaydı ama yaşadıkları, omuzlarına kırk yılın ağırlığını yüklemişti. İnsanların ona taktığı “hayat kadını” etiketi, aslında içinde bulunduğu çaresizliği görünmez kılıyordu. Oysa Aylin’in bu yola düşmesi bir tercihten çok, bir mecburiyetti.
Aylin, Trabzon’un küçük bir ilçesinde doğmuştu. Babasının uzun yıllar süren hastalığı, aileyi maddi olarak çökertmişti. Annesi evlere temizliğe gidiyor, Aylin de okulu bırakıp kardeşlerine bakıyordu. On sekizine geldiğinde “İstanbul’da iş var” palavrasıyla kandırıldı. İstanbul’un, özellikle de Şile escort sessiz görünen ama dipte fırtınalı yapısı, onun gibi sahipsiz gençleri çok çabuk içine çekiyordu.
Geldiğinde cebinde sadece yol parası, başında da umutları vardı. İlk haftalar garsonluk, temizlik işleri, hatta balıkçıda satış gibi birçok işe başvurdu. Ancak kucaktan inmeyen hem yaşı hem de kimsenin onu tanımaması iş bulmayı zorlaştırdı. Çaresiz kaldığında, tanıştığı birkaç kişi ona “başka bir kazanç yolu” gösterdi. Aylin istemese de hayatın ağırlığı onu bu bataklığa çekti.
Bir yanıt yazın